Merhaba Fakir Yazar Okurları;
Bu Yazımda soğukların başlamasıyla yorgan ile bildiğiniz kavgaya dönüşen yaşadıklarımı yazacağım. 🙂
Uzun süredir beni kötü derecede rahatsız eden bir Mide rahatsızlığım var. Bu nedenle üşümemem, kendimi sıcak tutmam gerekiyor. Üstüme yorgan örtüyorum ancak sabaha kadar yorgan ile kavga ediyorum.
Gece Boyunca yaşadıklarım;
- Gece uyanıyorum bakıyorum yorgan ayağımın dibinde bir topak.
- Uyanıyorum yorgan yan dönmüş ayaklarım açıkta.
- Uyanıyorum yorgan kafamın üstüne toplanmış.
- Uyanıyorum yorgan yok, yorgan yere düşmüş.
Bir sinirle her seferinde tekrar tekrar topluyorum düzeltiyorum tekrar yatıyorum. 🙂 Uykumun içine ediyorum.
Bu Gece Kafaya Koydum Yatağın köşelerinden Çengel iğne ile iğneleyeceğim Yorganı!
Bu kadar dağınık yatmazdım ben ancak mide den kaynaklı ağrım ve sızım olduğu için. Dengesiz uyumaya başladım 🙂
Yorgan Nasıl Yapılır ve Yorgancılık Mesleği
Kendi yorganım dan bahsetmişken yorganın yapımından biraz bahsetmezsek olmaz şimdi 🙂
Yorganın yapımında önce yün ya da pamuklar vurularak titretilen yay kirişi yardımıyla havalandırılır, daha yumuşak, içinde daha çok hava tutan bir kıvama getirilir. Sonra bir kılıfın içine, ince çomakla dövülerek (daha çok çomağın yarattığı rüzgar sayesinde) eşit yaygınlıkta yerleştirilir.
Yorganın içindeki yün ya da pamuk elyaflarının zamanla toplanmaması, bir kenarda birikmemesi için tüm yorgan yüzeyine yayılacak şekilde dekoratif motifler oluşturan yüzlerce binlerce dikiş atılır. Üst yüzey ipek ya da başka parlak kumaşlardan yapılabilir, nakış ve boncuklarla da süslenebilir. Kullanıma hazır hale getirilmesi, alt yüzü ve kenarlarını kaplayan çarşafın çıt çıt, ya da düğmelerle tutturulması, ya da daha iyisi yıkanması gerektiğinde kolay sökülüp yeniden dikilecek şekilde yorgan iğnesi ve pamuk ipliğiyle dikilmesiyle tamamlanır.
Bu işi meslek edinenlerden pamuk havalandıranlara hallaç, yorgan dikenlere yorgancı denir. On bin dikişli (düğümlü / fiskeli) bir çeyizlik yorganı bir yorgancı ustası 6-7 saatte bitirebilir. Her iki meslek de suni malzemelerle ve otomatik makinalarda yapılan fabrika ürünü yorganların fiyat ve reklam rekabeti yüzünden yokolma yolundadırlar.
Suni elyaflar, içte yün ve pamuğun, üst yüzeyde de ipekli kumaşların kullanımını azaltmaktadır. Toptan üretim de, kişiye özel dikiş ve nakış örneklerinin kullanımını azaltmaktadır.
Önceden dikilmiş torba-kılıfa pamuğun yayılması, ve yorgan yüzüne onbinlerce dikişin atılmasıyla ilgili meslek incelikleri vardır.
Anadolu’da genç kızlar için dikiş-nakış kurslarının vazgeçilmez ödevi çeyizlik yorgan dikimidir.
Saygılar.
Fakir Yazar.
19 Ocak 2017 16:22 Vedat
Gerçekten çok yararlı bir siteniz var arayipta bulamadığım çoğu yararli paylaşımı sitenizde buldum teşekkürler.
19 Ocak 2017 16:39 Fakir
Yorgan mı aramıştınız ? 😀 Ne diyeyim ben size…
19 Ocak 2017 20:43 Hamdi Çetin
Karnın konusunda acil şifalar diliyorum. O yorgan meselesi bende de oluyor ama sürekli değil genelde gün stresli geçtiyse yaşıyorum bu olayı.
19 Ocak 2017 20:54 adminsi
Çok güzel bir yazı olmuş hocam, resmen beni anlatmışsınız. Emeğinize ve kaleminize sağlık.
22 Ocak 2017 12:37 onur
Hahahah. Sanırım bu kronik bir sorun. Hele yorganın nevresimini değiştirdiğim zaman daha büyük bir sorun yaşıyorum. Her yer topak topak. Lanet olası yorgan ya…
23 Ocak 2017 12:18 Gokhan Zeybekoğlu
O yorgan meselesi memleket meselesine dönmüş durumda. Ben uyurken bireysel olarak hareket etmesi de cabası
23 Ocak 2017 14:21 Adnan Dan
ahahaha resmen güldüm ya.. ne yorganmış arkadaş.. aynı yaşadıklarım.
25 Ocak 2017 16:14 Furkan
Çok değişik bir yaklaşım olmuş ve yüzümüzü gülümsetmeye yetti. Çok teşekkür ederiz böyle bir anınızı bizimle paylaştığınız için 🙂