Merhaba Fakir Yazar Okurları
Sizlere Yabancı Dil’den bir hikaye daha çevirdim 🙂 Hikaye “Shel Silverstein” a ait. Umarım Beğenirsiniz.
Bir zamanlar bir Mango ağacı vardı…
Ve o Mango ağacı küçük bir oğlanı severdi. Her gün oğlan gelirdi, onun yaprakları toplar, yapraklardan kafasına taç yapardı, ormanın kralı oyununu oynardı. Mango ağacının gövdesine tırmanırdı ve dallarından sallanırdı. Meyvelerini yerdi. Yorulduğu zaman, gölgesinde uyurdu. Oğlan ağacı çok fazla seviyordu … ağaç’da bu durumdan çok mutlu oluyordu.
Ama zaman geçti. Ve oğlan büyüdü. Ve ağaç genellikle yalnızdı. Sonra bir gün oğlan Mango ağacının yanına geldi.
Ve ağaç dedi ki, “Gel çocuk, gel ve Benim gövdeme tırman ve benim dallarımda sallan ve elma ye ve benimle oyna. Gölgemde uyu ve mutlu ol “dedi.
“Ben tırmanıp oynamak için çok büyüküm” dedi oğlan.
“Bir şeyler satın almak ve eğlenmek istiyorum. Biraz para lazım bana? “
“Üzgünüm, Ama benim Param yok. Sadece yapraklarım ve meyvelerim var. Meyvelerimi al, evlat, onları sat şehirde. O halde para kazanacaksın ve Mutlu olacaksın.“
Ve böylece oğlan tırmanmaya başladı. Ağacı ve meyvelerini topladı, oradan uzaklaştı. Ve ağaç mutlu oldu. Ama oğlan uzun süre uzak kaldı … Ve bu ağaç için üzücüydü.
Sonra bir gün oğlan geri geldi. Ve ağaç sevinçle el salladı.
Ve “Gel evlat, gövdeme tırmanmaya dallarımda salın ve mutlu ol “dedi.
“Ben ağaçlara tırmanmak için çok meşgulüm” dedi çocuk. “Bir evin beni sıcak tutmasını istiyorum” dedi.
“Ben bir eş istiyorum ve çocuklar istiyorum, Ve bu yüzden bir eve ihtiyacım var. Bana bir ev bulabilir misin? “
“Benim evim yok” dedi ağaç. “Orman benim evim, Ama Benim dallarımı kesebilirsin ve bir ev inşa edebilirsin. O zaman mutlu olacaksın. “
Ve böylece çocuk dallarını kesiverdi ve onları taşıdı. Evini inşa etmek için kullandı. Ağaç mutlu oldu. Ancak oğlan uzun süre uzak kaldı.
Ve döndüğünde, Ağaç çok mutluydu. Çocuk Pek konuşamıyordu.
“Gel evlat,” diye fısıldadı, “gel ve oyna.“
“Oynamak için çok yaşlı ve üzgünüm” Dedi çocuk.
“Bir tekne istiyorum Beni buradan uzaklaştırsın. Bana bir tekne verirmisin? “
“Gövdemi kes ve bir tekne yap “dedi ağaç. “Böylece yelken açabilirsin … ve mutlu olabilirsin.“
Ve oğlan gövdesini kesti. Ve bir tekne yaptı ve yola çıktı. Ve ağaç mutlu oldu… ama bu gerçek bir mutluluk değildi.
Ve uzun zaman sonra Oğlan tekrar döndü.
“Üzgünüm evlat ama benim hiç param yok! Sana vermek için meyvelerim gitti. “
“Dişlerim çok zayıf Meyveler için “dedi çocuk.
“Uzun dallarım gitti! Sen Onların üzerinde sallanamıyacaksın artık “
“Ben sallanamayacak kadar yaşlıyım. Dallarına“dedi çocuk.
“Gövdem yok artık tırmanamazsın!“
“Tırmanmak için çok yorgunum” dedi çocuk.
“Üzgünüm” dedi ağaç ve içini çekti. “Sana verecek hiçbir şeyim kalmadı. Ben sadece yaşlı bir kütüğüm. Üzgünüm….”
“Artık çok ihtiyacım yok,” dedi çocuk.”Oturup dinlenmek için sakin bir yer arıyorum. Çok yorgunum.“
“Eh,” dedi ağaç, Elinden geldiğince kendisini, düzelterek
“Evet, yaşlı bir kütük oturmak ve dinlenmek için iyidir. Gel evlat, otur. Otur ve dinlen. “
Ve oğlan sadece kökleri kalmış mango ağacının kütüğüne yaslandı.
Mango ağacı tekrar mutluydu…
Bazen Bize Zarar Verse de Sevdiklerimizi Mutlu Etmek İçin Herşeyi Yaparız.
Saygılar.
Fakir Yazar.
19 Aralık 2016 01:15 Erhan Yavuz
Kısa ve sürükleyici bir öyküydü 🙂 Mango ağacı gibi olmalı insan , her zaman bardağın dolu tarafından bakıp mutlu olmayı başarabilmeli.
24 Aralık 2016 19:43 esas haber
güzeldi teşekkürler
26 Aralık 2016 13:17 Uğur
Karşılıksız sevgiye dair güzel bir yazı olmuş. Talep etmeden vermeyi öğrendiğimizde, biz de mango ağacı gibi mutlu olabiliriz. Verdiği mesaj çok etkileyici