Merhaba Fakir Yazar Okurları;
Uzun süredir hikaye paylaşmıyorum siz değerli okuyucularıma, yeni bir yazı çevirdim Türkçeye gayet güzel bir yazı. Ders çıkarılacak nitelikte… Zamanınız var ise okumanızı rica ederim.
Tutsak Filler ve Turist
Bir turistin yanından filler geçer, bu büyük yaratıkların ön bacağına bağlı yalnızca küçük bir ip ile tutulduğunu görünce turist şaşkına döner. Zincir yok, kalın halat yok. Fillerin her an bu ince ipten kurtulup kaçabileceğini düşünür, ancak neden bu incecik ipten kurtulup kaçmıyorlar? diye merak eder.
Yakındaki bir fil bakıcısını görünce ve neden bu hayvanların orada durduğunu ve kurtulmak için hiçbir girişimde bulunmadığını sorar.
Bakıcı
“Eh,”
“Filler yavruyken daha küçükken onları bağlamak için bu ince ipleri kullanıyoruz ve o yaşta bu ip onları tutmak için yeterlidir. Filler Büyüdükçe, bu ince iplerin kopamayacağına inanmak için koşullandırıldılar. İpin hâlâ onları tutabileceğine inanıyorlar, bu yüzden asla kaçmaya çalışmıyor, özgür olacaklarına inanmıyorlar.“
Adam şaşkına döndü. Bu hayvanlar her zaman bağlarından kurtulabilirler, ancak yapamayacağına inandıklarından, oldukları yere sıkıştılar.
Filler gibi, hayatımızı bir şey yapamayacağımız inancına dayanan kaçımız var? Çünkü daha önce bir kez başaramadık.
Başarısızlık öğrenmenin bir parçasıdır; Hayat mücadelesinden asla vazgeçmemeliyiz.
Saygılar.
Fakir Yazar.
Öncelikle çeviri için teşekkürler. Hayatta bu hikaye gibi değil midir? Birşeye koşullanırsan, inandırılırsan olduğu gibi gidersin maalesef. Ders alınası bir hikaye..
Gayet güzel bir yazı okurken adamı ve filleri kafamda canlandırdım olayın içinde gibi hissettim kendimi güzel yazıyorsunuz. Teşekkürler.
İlk defa duyuyuorum böyle bir hikayeyi.Çok anlamlı 🙂 Herkesin zaten geçmişten kalan şartlandırmaları vardır.Bu da güzel bir örneği olmuş 🙂
Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık.Başarılarınızın devamını diliyorum takipteyim.
Aslında güzel anlamlar ifade ediyor insan anlamaya çalışsın yeterli bence. Bu tarz çeviriler hoşuma gidiyor desem yeridir.
Sayfamda bu tarz bir kaç çeviri var. Eğer ilgi görürse sürekli hikaye çevirebilirim.
Bu tarz çeviriler çok hoşuma gidiyor.Yazılarınızı büyük keyifle izliyorum.
Güzel bir yazı daha öncede okumuştum sanki bunu lakin insanlarında bundan ders çıkarması lazım, önümüzde basit ama aşamayacağımızı sandığımız engeller var mutlaka ben çok karşılaştım mesela insanların yapamazsın imkansızi ben yapamadım dediği şeylerin aslında çok kolay bir şekilde çözüldüğünü gördüm o yüzden çok zor görünen şeylerden bile korkmuyorum bir şekilde atlatılıyor. Tabi bu cahil cesareti şeklinde değil konuya hakim ve eminseniz gerçek olur.
Benden önce birkaç kişi çevirmiş olabilir ingilizce metin 🙂 illa çevirilmiştir. Yorumunuz için Teşekkürler.
hiç bir canlı tutsak olmamalı, doğal ortalarında tabiat ananın onlara verdiği düzen için yaşayabilmeliler bence.
Bu güzel yazı için teşekkürler keşke yazının gerçek muhattapları okusa da biraz ders alsa.
Güzel bir yazı olmuş elinize sağlık.Başarılarınızın devamını diliyorum takipteyim.
güzel bir pskoloji hikayesi. bu tarz hikayeleri hep sevmişimdir. insanın aslında yapamayacağı birşey yoktur fakat farkında değil. aynı filin durumundaki gibi.
Pavlov’un köpeği deneyinde olduğu gibi bir şartlanma uygulanmış fillere burda da. Bu deney de açıkçası iyi bir hikaye gibidir, bir yazı bekliyoruz bu konuda hocam 🙂 Saygılar
Yorumunuzu yeni gördüm direk diğer yorumu gördüm panelde kusura bakmayın öyle bir yorumu direk görseniz sizde aynı tepkiyi verirdiniz. Yorumunuz için teşekkürler.